bacak boyunuz uzunsa hele bir de yolunuz da uzunsa yolculuğunuzun içine edecek durumdur.oturduğunuz yere sığamazsınız ve haliyle bacaklarınızı koridora uzatırsınız*tam rahata ermişsinizdir ki muavin servise başlar/arkadan biri servis düğmesine basar/mola yerine gelirsiniz,millet gecmek için müsade ister...kısaca bok bir durumdur ve tekrar yaşamamak için böyle bir durumu bileti alırken kapidan uzak olmasına dikkat edersiniz.
entry'ler (59) - sayfa 4
-
otobüste kapı arkasında oturmak
-
70 model otobüste telefonu kapattıran şöför
kullandığı otöbüsün beyni olduğu sanan şöför eylemidir. evet ben bugun yaşadım. yıllardır bindiğim dandik, kıçı kırık otobüste telefonum çalınca azar yedim. üstelik otobüs bildiğin en az otuz senelik otobüs. daha o zamanlar abs yok .mına koyim ne beyni?
-kapat gardaşım beyni var bunun bozcan!
+ee ıı beyin mi?
-hee n'sandın şimdi sen onu açınca beyni karışıyo bunun. frenler felan bozuluyo hep.
+hee tamam o zaman. * -
otobüste unutulmuş gazeteyi sahiplenmek
"ilk kim gördüyse onundur" mantığı ile sahipsiz bir nesneyi sahiplenme olayıdır. okunacağından da değildir hani. eve gidildiğinde bir köşede unutulur o gazete çoğu zaman.
-
otobüste yandakinin omzuna dayanıp uyuyan tip
dayağın alasını çoktan haketmiş otobüs magandasıdır. *
koltuğu yatak sizi de yastıkla karıştırmıştır ya da işine böylesi geliyordur. neresinden bakarsanız bakın bu bir hıyar için iyi bir kaynaşma yöntemidir.
otobüste rahat rahat giderken yanınıza bir sepet kafa oturur ve başlar uyuklamaya. eğer bu kozalak cam kenarındaysa bir nebze şanslısınız demektir. çünkü kafayı cama yaslayacaktır. ancak cam kenarında oturan sizseniz arkadaş düşmesin diye ilk önce iyice kıçınızın dibine girecektir ardından da yavaş yavaş göz kapaklarınn kepenkleri inecektir. o kocaman sepet kafa önce öne doğru inip kalkacaktır. her frende tahmini 5 saniye gözlerini açıp ebleh ebleh sağa sola bakacaktır. ardından da sıcak görmüş kedi misali hafif poposunu yayarak gözlerini tekrar kapatacaktır. tam tekrar uykuya daldığı anda baş yine ilk önce öne sonra yavaş yavaş yana doğru eğilecektir.
ne hikmetse bu ayının ne tarafında oturuyorsanız baş o yöne doğru eğilir. sanki bir çekim gücü o koca kafayı size doğru çekecektir. kafa ilk başta hafif eğikken git gide düşer düşer düşer ve omzunuza 10 cm kala sabitlenir önce. siz içinizden koca kafanı mikeyim diyerek bir kımıldanırsınız poponuzu hafiften arkadaşa doğru sallarsınız gözlerini açar size bakar kıçını götünüzden çekip toparlanacağına yine uykuya dalar ve birkaç dakika içerisinde o sepet kafa artık omzunuzdadır. böyle durumda siz o an cereyana tutulmuş gibi omzunuzu silkersiniz. sepet kafa uyanır ama yine yukarıda anlattığım evrelerden geçersiniz.
bu arada otobüste arkanızdaki, onların arkasındaki ya da yan sıra koltuğunuzdaki oturanlar pür dikkat fesat fesat gülümseyerek sizi izlemektedir acaba naapacak şimdi kız diye içinden geçirerek.
durumdan rahatsız olan sizin için 2 seçenek vardır. ya rahatınızı bozup yerinizden kalkıp yolun geri kalanını ayakta fordlanarak devam edeceksiniz ya da pişkinlik edip sepet kafayı uyandırıp ters ters bakıp.
+ böyle rahat edemezsin gel dizlerime uzan istersen diyip bozup ebedi huzura kavuşacaksınız. -
otobüste yolun sonuna kadar ayakta gitmek
beylikdüzü'nden taksim'e bir bayram günü gidecekseniz pek de uzak olmayan ihtimaldir.
-
otobüste boş koltuk varken ayakta giden kazma
otobüste boş koltuk varken gidecegi yere kadar koltuga oturmayıp ayakta giden insan tipi.
-
otobüste yaşlılara yer vermeyen it sürüsü
bu nasıl bir faşistliktir anlayamıyorum ? kimse kimseye yer vermek zorunda mı ? bu kültürel bir olaydır kanun ya da allahın emri değil. demek ki kimi insanlar kültürel olayların bu kısmından muaf tutabiliyor kendini.. şöyle ki genç olması onun etten kemikten olduğu gerçeğini değiştirmez kanımca.. o da insandır o da çalışıyo olabilir hem de akşama kadar afedersin köpek gibi yoruluyo olabilir. akşam da evine dönerken kıçını bir koltuğa koymak istiyordur. yer vermezsem ne olur ? tutuklanırmıyım ? allah mı çarpar ? yoksa cehennem de yanarmıyım. işte bu tarz düşünen insanlar yüzünden kişinin vereceği varsa da yer vermiyor. mesela ben zaman zaman gerçekten üzüldüğüm insanlara verirdim yerimi. ama bundan sonra nah ! he birde yer vermek için ayağa kalktığınızda bir teşekkür bile etmeden hayvani bir biçimde oturanlar mı istersin, yeri beğenmeyip ağız burun yapanlar mı, yoksa öcü gibi bakıp yaklaşmayanlar mı.. neler neler.. tamam yaşlıdır, candır, eyvallahtır ama.. yaşlı diye ağzıma sıçmaya hakkı yok değil mi ?
edik: he bir de şöyle bir durum var.. ben yer vermeyerek, kendimden taviz vermeyerek it olayım.. sen başkaları ne der diye yaşayarak yerini ver insan ol. anlaştık ?
bundan sonra otobüste yaşlılara yer vermeyenleri vatandaşlıktan çıkartıp yurt dışına sürgüne gönderilmesi cezası için bir yasa tasarısı sunucam meclise.
eğer istanbula gelirsen haber ver izmirden başka yerde görmediğin olayı büyük bir hazla göstermek isterim sana. maksat vatandaşın gözlemleme güdüsü artsın. -
bebek taklidi yapan kız
çoğu erkeğin peşinden salya sümük ağladığı kızdır.
ailenin tek kızıdır ve el bebek gül bebek yetiştirilmiş bir dediği iki edilmemiştir. bundan mütevellit aşırı nazlıdır ki bir şey istediği zaman bebek taklidi yapıp onu elde etmeye çalısır, istisnasız her sefer bu taktiği işe yarar çünkü dipdiri bir vücudu vardır. -
babasından hiç dayak yemeyen insan
evde dayak atanın anne olduğunu ya da babanın çok şefkatli olduğunu gösterir. *
-
hayatımda kimseyi bu kadar çok sevmemiştim
muhtemelen bir sonra ki aşk hikayesinin sonunda da bu söz aynı bünye tarafından söylenecektir. her zaman yeniden başlamıyor muyuz zaten. her ilişkiye ilk seferki gibi. ve her sevdiğimizi en çok sevdiğimiz gibi. yok ayran gönüllü de değiliz ama. tabiatımızda var herhalde bu.
-
beni bu kadar seveceğin hiç aklıma gelmemişti
+ beni bu kadar seveceğin hiç aklıma gelmemişti necati.
- ne bilim amnskym, benim de aklıma gelmemişti de hayat işte!
+ ya sana küfürlü konuşma diyorum değil mi kaç sefer!
- hayatımda kimseyi bu kadar çok sevmemiştim, neden ki? ben bunu düşüneyim aslında harbi ya!
+ necatiiiii?
- life is beautiful! * -
hayatında hiç diskoya gitmemiş insan
birbirine sürtünerek eğlenmeyi sevmeyen ve alternatifleri olan insandır. türkü bar'a gitmiştir, orada eğlenmiştir. amaç taşkın göğüslü cilveli sarışın bir cıvırsa onunla geceyi mutlu bitirmiştir. nihayetinde kaşar her yerde kaşardır. tosta malzeme edip yağ gibi eridiğinde anlarsın, kaşarın kaşar olduğunu. kaşar kaşardır. kaşar.
-
olmaz olmaz deme hiç olmaz olmaz sevgilim
aşağıda sözleri tam olarak yer alan şarkının, sözlerinden bir kaçıdır.
söz: ülkü aker
müzik: selmi andak
söyleyen: nil burak
içimden geçeni sana anlatabilsem
kalbimin sesini bir dinletebilsem
dizine yaslansam bir çocuk gibi
sanki ayrılmış da kavuşmuş gibi
olmaz olmaz deme hiç
olmaz olmaz sevgilim
zaman neler gösterir
belli olmaz sevgilim
bir soru sorulsa cevabım sensin
günahım olsa da sevabım sensin
olmaz olmaz deme hiç
olmaz olmaz sevgilim
zaman neler gösterir
belli olmaz sevgilim -
otobüste saatlerce cep telefonuyla konuşan insan
sabah saatleriyse hiç çekilmez.otobüste ondan başka konuşan olmadığı için sürekli bir kendi kendine konuşan biri varmış hissi uyanır.telefondaki kişiye sorduğu sorulara siz içinizden cevaplar verirsiniz.adamın tüm özel hayatı ,sevgilisiyle olan tüm ilişkisi otobüsteki herkes tarafından öğrenilmiş olur.ama o zat- ı muhterem hiç aldırmaz...bu kişi hele arkanızda veya yanınızda oturuyorsa en kötüsüdür.