elini sallayan kiz 2. nesil yazar

bir beddua türü olup ayrıca da güzide bir ismail yk şarkısıdır.

bildiğin o.çocuğu desem bile çok ama çok hafif kalacak yaratık.
özellikle abd'de bu tarz haberleri okuyoruz yer yer.

(bkz: allah belanı versin)

yaratıcısı bülent üstün olan bir karikatür tiplemesi. yardırır.

abisi de kendisi gibi çizer olan *, uykusuz dergisine transfer olmuş karikatürist.

(bkz: kötü kedi şerafettin)

bülent üstün'ün kardeşi ondan pek aşağı kalmayan, oldukça başarılı bir karikatürist. fermuar'dan uykusuz a geçiş yapmıştır.

cengiz üstün'ün kocaman yaraklı karikatür tipi. iki tane dalga vardır efendim bunda. ismi söylenir söylenmez o mekana gelir ve akabinde "ohh bi ona bi buna bi ona bi buna" diye naralar atardı.

özkütle bilincini aşılamaya çalışan gerzek zoru zira ne bakımdan fazla? fazlalığın yani niceliğin* ya da niteliğin farklı anlamları var.

kütle olarak niceliği aynıdır.

nitel olarak hacmen pamuk fazladır çünkü arasındaki boşluklar sayesinde hacimce daha fazla görülür. ama sıkıştırınca aynı hacime gelmez ve yine nicel olarak da demir'den daha fazla olduğu tespit edilir. bu da demirin özkütlesinin selülozdan yüksek olduğunu gösterir.

ama tak nicelik kütle ya da hacim değildir. mol sayısı da bir niceliktir örneğin. bir de bunun dışında söz konusu cisimlerin saflık oranı güvenilir mi ona da bakmak gerekir tabi.

türkçe derslerine ait kaçınılmaz bir sorudur.

soyut isim, somut isim konuları işlenirken görülür. tanımlamalar basit ve bayağıdır. ama o dönem için yeterlidir;

soyut isim: duyu organlarımızla kavrayamadığımız anca, bilinç ile haberdar olduğumuz şeylere denir. *
somut isim: 5 duyu organımızla kavrayabildiğimiz her şeye verilen isim.

ve muallim suali patlatır;

ee peki hava soyut mudur somut mudur?

akabinde yanıtı da kendi verir: havayı göremeyiz, tadamayız ama dokunabiliriz. duyabiliriz. o yüzden somut isimdir. *

klarnet ustası hüsnü şenlendirici lideliğindeki 8 türk müzisyenin bir araya gelmesiyle kurulan müzik grubu.

grup üyeleri:

hüsnü şenlendirici-klarnet
özkan alıcı-bağlama
nuri lekesizgöz -kanun
ergun hepbildik-keman
mehmet akatay-perküsyon
volkan öktem -davul
nurhat şensesli-bas hitar
burç şensesli-tuşlu çalgılar

laço tayfa ile ilk olarak tanıdığımız daha sonraki solo albümü ile ününe ün katmış insan.ülkemizde nedense klarneti bu adam icad etmiş gibi bir düşünce hakim.şu sıralar sanatından çok bizi acayip ilgilendiren aşk hayatı ile gündemde yer edinmiş durumda.kolunda bir klarnet dövmesi bulunur.

'kızı başıboş bırakırsan ya davulcuya ya zurnacıya kaçar.'ın değişik bir versiyonudur. ama günümüzde davulcular olmasa da zurnacıları iyi kısmetten saymak mümkündür.

(bkz: hüsnü şenlendirici) *

çok pişman olmak..

(bkz: kızını dövmeyen dizini döver)

çok tanrılı dinlerde tapınılacak nesne. mecazi olarakta sevilen, hayranlık duyulan kimse de diyebiliriz.

nuri alço nun vazgeçilmez repliği. bu replik akabinde okkalı bir tokat gelmesi kaçınılmazdır.

en iyi yöntem evlenme vaadinde bulunmaktır. evet hala afiyetle yenmektedir.olaydan sonra söylenebilecek yegane söz ise;
(bkz: sen de istedin kahpe)