• atmak : ders anlatmak

    asmak : sözlü günü yapılan gezi

    cesur : kopya çeken kimse

    çöp kutusu : basket potası

    dalga geçme : ders dinleme

    disiplin : öğretmenin kozu

    esnemek : ders esnasında ortaya çıkan bulaşıcı hastalık

    felç : karnenin alınmasıyla baş gösteren hastalık

    gardiyan : nöbetçi öğretmen

    hastalık : mazeret

    hayır sever : kopya veren

    okul : hapishane

    inekleme : çok ders çalışma

    karne : loto kuponu

    şaşkın : yeni öğrenci

    tebeşir : cephane

    komedi : yazılıların açıklanması

    veli : ara karneden bile haberi olmayan gariban

    çıkış zili : can kurtaran

    sözlü : ecel teri,mizan terazisi

    not defteri : loto kağıdı

    öğrenci : hilkat garibesi,zavallı

    öğretmen : ahiret sualcisi

    sınıf : muhabbethane

    ödev : angarya

    sınıf geçmek : tahayyül

    sınıfta kalmak : küme düşmek

    teneffüs : kudurma saati

    giriş zili : cenaze marşı

    masal : anlatılan ders

    enflasyon : notların öğretmen tarafından düşürülmesi

    devalüasyon : öğretmenlerin kolay sorarak başarı oranını yükseltmeleri

    vaka-ı vakvak : iyi bekleyip düşük alan öğrencilerin sözleri

    istenmeyen gün : pazartesi

    istenen gün : cuma

    en iyi haber : hoca yok, ders boş, vallaha...