suco2 2. nesil yazar

eski kaliteli ateistleri özleyen insan söylemidir. ne kadar doğru olduğunu zamane ergen ateistlerinin entrylerini görünce anlıyoruz.

sözlük maduru olmuş, deyim yerindeyse kuyruğu sıkışmış çoğu insanın ağzından çıkan kelime. sözlüğünde kırk yıllık mazisi vardır allahtan. bir de sözlüğe sarılan ergenerde bunları dememize neden oluyor efenim. akılsız ergenler diyelim de söz sözlükten dışarı olsun. *

eski günleri özlemle anan kişi sözüdür. üstüne bir de güzel iç çekilir, gözler bir noktaya sabitlenir. o günler hatırlanır.

"nerdee o eski günler" şeklinde okunuşu olan, şimdiye değil de eskiye öykünenlerin atasözü.

(bkz: hey gidi günler hey)

daha yeni ergen olmuş fokur fokur'un şimdiki yazarlarının bundan bir kaç sene sonra kesinlikle söyleyeceği söz. kesinlikle diyorum, çünkü başka kelime bilmiyorum. evet böyle. gelişmeler devam edicek. kamuran!

insanın içinin yağlarını eritecek olan eylemdir. hele bir de o terler boncuk boncuk alınlarından süzülürken, geçiceksin karşılarına dikeceksin buz gibi soğuk suyu kafaya ipneler kavrulsun dursun.

ha dikkat etmeniz gerekir sinirlenip sizi yakmaya kalkabilirler, zira yapmadıkları şey değil.

olmayan faydalardır. mantıklı düşünürsek hiçbir yararı yoktur.

tek kazanacağınız ibadet adına tanrı için aç kalacaksınız.

he onun sizin aç kalmanıza ihtiyacı yoktur ama, siz her ihtimale karşı yine de aç kalın.

insanoğlunun etkisel tepkimelerini ölçmek adına, mühim bir öneme sahip geometrik şekil.

adamı dik yamuğa çevirip, sonrasında da çember eder ama neyse.

genelde teyze olur bunlar. yaş grubuna göre mazeretleri değişkenlik gösterir.

20-30 yaş arası*: "ay saçım bozulacak ayol"
30-40 yaş arası: "ay saçım bozulacak ayol"
40-50 yaş arası: "menapozum ben tamam mı istediğimi yaparım"
50 ve üzeri*: "yavrum üşüdüm de biraz"

o cehennem gibi sıcakta götümüz başımız cayır cayır yanarken insan insana yapmaz lan bunu.

insana garip bir huzur veren durum. özellikle kendi evinizdeyseniz mutlu bir uyku çektirir, hatta bazen uyutmaz adamı mutluluktan. yeni yıkanmış nevresim nasıl bir şeydir yahu.

kilosunu koruduğunu sanarken, kolestrolü koruyamayan geleceğin damarı tıkanık hatunlarıdır.

insanı hüzne boğar eğer yeni aldığınız bir elbiseyse.

elbisenin adiliğinden midir, makinanın derecesinden midir?

gaz kokusu, ter kokusu, parfüm kokusu, sigara kokusu gibi bilumum tüm ağır ve iğrenç kokuların arasında olmaktır.
birbirine karışmış bu kokuların içindeyken, arkalar boş, ilerleyelim abla diyen paragöz muavini camdan fırlatmak lazımdır.

böyle alttan eser püfür püfür, gözünle o rahatlamayı hatun da görürsün, imrenirsin. senin bacak aran da bir kumaş parçası onun ise serin serindir. için gider, etek giymeyi düşünürsün, sen hatuna bakarak bunları düşünürken o çoktan yanlış anlamıştır. bir tek cümle kurtarabilir; eteğini bana ver, şortum senin olsun.

50 m ilerisinde kum sahil deniz, 1 saat sonrasında gitar kızlar basketbol koşullarına rağmen gerçekleştirilen eylemdir, saygı duyulasıdır...