nostalji oldu 2. nesil yazar

kutsal kitabı kuran ı kerim, peygamberi son peygamber hazreti muhammed olan ve yeryüzünde allah tarafından gönderilen son din. mensuplarına müslüman denir.

islam dinine mensup olan kişi.

bir işi yapmak için yanlış bir yer seçmek anlamında kullanılan söz yamulmuyorsam.

müslümanlar için haram mıdır değil midir tam bilmiyorum, o yüzden bu söz söylenmiş sanırım. ama amasya'da ilkokuldayken bu iş benim geçim kaynağımdı. haftalık harçlığımı salyangoz satarak karşılıyordum. her yağmurdan sonra poşetleri alır tüm mahalle salyangoz toplamaya çıkardık. sonra onları götürür, kasabın birine kilo hesabı satardık. o zamanlar bunları fransızlara satıyorlarmış deniyordu, ne kadar doğru bilemem. biraz pis bir iş ama iyi para var o işte. *

müslüman mahallesinde salyangoz satmakla tam tersi bir eylem.

yorum yapmakta zorlanıyorum ama saygı duyarlardı herhalde. *

yapılmasının doğru olup olmadığı tam belli olmayan eylem. ''zira isa ve meryem de peygamberdir ve onların da dua'ya ihtiyacları vardır'' diye düşününce doğru olabilir. *

(bkz: hristiyan mahallesinde kurban kesmek)

çocuğa ebeveyniyle ilişkisini araçsallaştırmasının yolunu açan anlamsız soru. çocuk bir süre sonra sevgisinin önemini anlayarak ilişkilerini buna göre kuracaktır. küçük yaşta pragmatist olup çıkar.

günlük tutmak bazı insan evlatları için alışkanlıktır. terapi etkisi yarattığı ve yazıyı geliştirdiği söylenir.

kişiye özeldir, saklı ve gizli tutulmamalıdır.

fakat ne yazık ki günlük tutmak kadar başkası tarafından tutulan günlüğü gizlice okumak da diğer insan evlatlarının alışkanlığıdır. merakı giderdiği tespit edilmiştir.

kişinin kamusal alanını ihlal etmek ve mahremiyetini hiçe saymaktır.

yanlış, çok ayıp. *

başkasının günlüğünü okumak gibi alışkanlığı olanlara karşı süper önlem. internet gençliği bu tip nimetlerden faydalanmalı. direk günlük yazılan dosyaya ya da daha pratik bir şekilde dosyayı sıkıştırma esnasında şifre koymak mümkün. gerçi günlük programları da vardır kesin ama neyse.

fizik bu. asla yanılmaz. 2+2=4 gibi bir şey. termodinamiğin ikinci kanunu der ki: madde maksimum düzensizliğe eğilim gösterir. yani bi oda hiç bi zaman kaotik ortamda toplu durmaya eğilim göstermez değiştirdiğimiz her şey onu daha da dağınıklaştırır. o yüzden habire "daha yeni toplamıştım... ağuna goyim" denir. işte böyle bir şey yalnız yaşanılan evlerin kerhane olarak kullanılmaya eğiliminin ortaya çıkması da. hiç bu ne lan demeyin özellikle erkek yazarlar sözüm size. "hacu sizin ev boşmuş hatunla gelsek beğğ" diye yalvarmadınız mı?

liseye giderken okullar açılınca bi sömestr yalnız yaşadım ilk kez. o zamanlar arkadaşlarımın çoğu piç olduğu için, * söylemedim yalnız yaşadığımı o aylar da, ama arada bişiler yapmıyor değildik. daha o zamanlarda anlamıştım boş ev sevişilecek mekan demekti. köprünün altından sular aktı ama yine yanlızlığa mahkum oldum yılardır da böyle. hem bu sefer saklayamıyorum da çevremden o yüzden tanıştığım benimle muhabbeti olan her erkeğin testesteron seviyesi arttığında abi bana ev lazım diye başlayan cümlelere gark oldum. arada kıramadıklarım da oldu. ben bilemem tabi parklarda soğuk havada ya da sinemada kaçak kaçak yiyişen çiftlerin neler hissettiğini. ama yeter lan. insanın kerhane mi burası amına koyayım diye isyan edesi geliyor. kıramıyorsun hadi tamam diyorsun eve bir geliyorsun hay amına koyayım senin yatağında sevişmişler. kaç tane çarşaf nevresim takımı attım o ipneler yüzünden. eziksiniz olum. sinema köşelerinde yiyişmekten prostatınız avakado gibi olur umarım. yavşak masturbatörler sizi.

parfümü nasıl kullanmamız gerektiğini anlatan klavuzdur.

parfümü nasıl kullanmalıyız?

vücut
1. sıcak ve nemli noktalar: koltuk altları, göğüs araları, ense, kulak arkaları, göbek.
2. kanın fazla pompalandığı noktalar: bilek içleri, şakaklar ve boyun.
3. hareketli noktalar: dirsekler ve diziçleri.

saçlar

saçlara parfüm sürecek isek saçlarımızın temiz olmasına ve kokuların birbirine karışmaması için kokusuz şampuan seçmeye dikkat etmeliyiz. saçlarınız kısa ise saç diplerine uzun ise uçlarına sürmek yeterli olur. saç fırçasına bir miktar parfüm sıkmak ise akıllıca bir davranıştır.

giysiler

parfümler pamuklu ve yünlü giysilerde oldukça kalıcı, sentetik giysilerde ise kalıcığı azdır. parfümün en kalıcı olduğu giysiler ise kürkler ve eşarplardır. ipek giysilerinizi asla parfümlemeyin. kalıcı lekeler bırakabilir. giysilerinize ayrı ayrı parfümler sıkmayın ve değişik kokular kullanmaktan hoşlanıyor iseniz giysilerinize değil vücudunuza parfüm sıkınız.

mutsuz olmayı kolaylaştıran etkenlerden biri. *

berbat bir olaydır bir kere, hiçbir şeyi kolay kolay unutmamak gibi kendini yıpratmaktan öteye gitmez. kimse fark etmez çünkü, sizin içinizde yaşadığınız boşluğu, kırılmayı...

sürekli acaba böyle düşünmüş müdürle yaşamaktan bencil olmayı engelleyen, yaşamı ayrı bir zor kılan , kafanızdaki sorularla başa çıkamayacak hale gelip sonunda illet olarak nitelendirdiğiniz bir özellliğiniz olmayı başaran iç gıcırtıcı, kafa tırmalayacı eylem.

sürekli umarım o dediğimi öyle anlamamıştır anladıysa ne yapacağımlar, her sözü kendi üstünüze alınmalar, bazen de bile bile ateşe atmaktır kendini...

taktığınız olaylar ya da kişiler sizi umursuyor mu peki, sanmıyorum! umursasa iyi olmanızı sağlamayı geçtim üzmemek için bir şeyler yapmaya çalışır değil mi ? ama nerde siz hep fazla önemseyen, kendinizden çok karşınızdakini üzmemeye çalışan olmakla kalırsınız... bu yaptığınızı da hiçbir zaman anlamazlar kendi yaptığınızla kalırsınız...

şimdi bana bencil olmayı öğretebilecek biri var mı??

çin'de bir takım kursanız, ona koyabileceğiniz isimler.

futbolla ilgili tüm terimlerin kullanılması sonucunda bulunması gerekecek program isimleridir.

isimlere farklı şekiller verilerek oluşturulacak alternatif isimlerdir.

kim sin-yaw (kuzey koreli futbolcu)

good will hunting'in türkçeye çevirilirken can dostum olması bu hadisenin tam bir örneğidir.