ne desem ki simdi bilemedim 2. nesil yazar

anal veya oral ilişki seven kızdır, aile kızı modeline uygunluğu on üzerinden ondur. kendisi iyi yoldadır, devam etsindir!

iyi bir yemekten sonra yaktığı sigaradan çektiği ilk nefeste, suratında orgazmik görüntüler beliren insandır.

nataşa olmak zorunda değil. bir tatiana bir svetlena da olabilir. ama bir tane alanın o bir taneyle sınırlı kalacağından şüpheliyim. bütün nataşaları, tatianaları, svetlenaları ister. yüz verirsen elena bile ister bu.

görüntü itibariyle birbirlerinin aynısı gibidirler.

ama ayırt etmenin kolayı vardır.

ver eline bir teneke, robot yapan japondur...

genelikle şarkı sözlerinde ya da uzun betimlemeler de karşılaşılan durum.

(bkz: hiç kopyala yapıştır yapmamış yazar)

her daim 3-5 adet olmasını dilediğim yazar türüdür. zaten bence kişinin yazar sıfatı ile nitelendirilmesi için gerekli olan yegane vasıftır.10 bin adet entry girmiş olup da, 9 bin tanesini ordan alıp buraya yazmanın, kişiye sağladığı hazzı kavrayabilmek konusunda sıkıntı çekmekteyim. he bir de şu var, kimsenin yaptığı kimseyi ilgilendirmez, sadece kişisel görüştür.

meziyet midir ? bence meziyettir, sence değildir. *

10 kusurlu hareketlerin popüler olanlarından.

şöyle bir bakın etrafınıza, 5 kişiden 3'ü memnun değil kendisinden, yaşadıklarından, yaşattıklarından. herkeste bir bezginlik, ümitsizlik, yıkılsın dünyam ühühü nidaları. n'oluyorsunuz lan!?

bi'de kendilerine depresif etiketini yapıştırıyorlar ki evlere şenlik. hani bankların üstünde "boyalıdır, oturmayınız" türünden şeyler yazılıyor ya. bence bunların arasında acayip paralellik var. nedir kardeşim bu umutsuz atraksiyonlarınız ve bunda ısrarcı oluşunuz. gidin dolaşın, birilerinin bahçesine girin, elmalarını koparın filan. her şeyi devletten beklemeyin.

hayat çok güzel, vapurlar filan var. yeşili sev, doğayı koru!

sabahın köründe * kalkıp captain tsubasa * yı izlemek.
grup vitamin ve anani niyolay şarkılarını, anlam veremesek de mırıldanmak.

aslında her ikisi de aynı amaç için yazılır ve kişinin vasıflarını, deneyimlerini, akademik geçmişini ve kişisel becerilerini aktarırlar. farklılaştıkları nokta ise kullanım yerleri, formatları ve uzunluklarıdır.

bir cv daha ziyade, akademik ve bilimsel birimlere başvurmak için tercih edilir. akademik geçmiş, yapılan araştırmalar, tamamlanan ve halihazırda devam eden projeler hakkında daha detaylı ve uzun bir bilgi sunulur. tek sayfa kuralı yoktur. anlatılması gerekenler mümkün olduğunca detaylı anlatılmalıdır. halbuki özgeçmişlerde, mümkün olduğunca kısa ve öz bilgiler sunulur. kişinin yetenekleri, vasıfları, deneyimleri, akademik özgeçmişi vb. tek bir sayfada sunulmaya çalışılır.

şive bir dilden ayrılmış kollara denir. örn: azeri şivesi
ağız ise yöresel olarak farklılık gösterir. örn: karadeniz ağzı, trakya ağzı
bir de lehçe vardır o da şivenin babasıdır.

(bkz: werder weremem)
(bkz: madrid'n'midyat)
(bkz: sesi büzüşesiceler)

yurdum abazanlarının sınır tanımayan repliğidir, sandalye bu uğurda bir ölçü birimi haline gemiştir, mundar edilmiştir.

- sorun nedir ?
+ doktor nedense sandalyeye oturduğumda kendimi arzulanmıs gibi hissediyom.
- şu an sandalyede oturuyorsunuz
+ ananı

vejetaryen olmanın konu ile hiç alakası olmasa da gerçekten zor. mesele insan olmak. ne neşe ne bayram çoşkusu, o insanın gördüğü tek şey vahşet. mutlulukla açılan pencere , çeriye dolan temiz hava ...
bunlar yok..

pencereyi açtığında gördüğü masum hayvanların üzerine abanmış zavvalı insan sürüsü. ve duyduğu tek his acıma. hayvanlara değil ama insancıklara...

şu kadarını söyleyebilirim ki; kalbim acıyor. hem de çok. düşündüğümde paramparça oluyorum. ne hissedeceğimi bilmiyorum hissizleşiyorum. ama nefret değil biliyorum. sadece acımak...

evet acıyorum...

bayram mı??

hadi ordan...

o günlerde acil nöbetçisi hekimlerin ebesine kar yağdığı mekanlardır. acemi kasap kıçına kaçar masat misali, servisler kurbanlık yerine kendini kesip doğrayan çok bilmiş çaylak kasaplarla dolar, taşar.

"her hissedara bir kol, etti altı; iki de mahalleliye dağıtsak hesap tamam" şeklinde düşünüldükten sonra uygulanması planlanan postmodern performans...