çocukluk dönemimin en sevdiğim iğrenç esprilerinden biriydi. henüz duygusal ergen iken kızlara yapardım bunu, hepsi de ıyyy sapık terbiyesiz diye yaftalarlardı. bende cevap olarak "kedi kuyruğu" diye bağırırdım.
salakmışım lan.
entry'ler (60) - sayfa 3
-
kıllıdır sarkar elledin mi kalkar
-
diş macunu reklamları
diş doktorlarının eşlik ettikleri reklamlardır. soğuk ve amaçsızdır. o reklamlarla bu markalar nasıl marka olmuşlar anlamak güç.
-ohş! dişlerm sapsarııı
-xx deneyin farkı görün
2 hafta sonra
-aa dişlerim bembeyaaz!
-x ile sağlıklı gülüşler dın dın.. -
melankolia müzik
melankolia müzik yapım dağıtım ltd. şti. 11.08.2005 yılında yunus özyavuz (sagopa kajmer) ve esen güler özyavuz (kolera) tarafından kuruldu.
kurucuların amacı albümlerini kendi plak şirketlerinden çıkarmak ve yeni yeteneklere kapılar açmaktır.
melankolia müzik bu amaç doğrultusunda ilk adımı "kafile" adlı karma türk rap albümüyle attı.
melankolia türkiye'de rap müzikle ilgilenen en ciddi müzik şirketi olmasıyla diğerlerinden ayrılır. bunun en önemli sebebi türkiye'nin, türk rap müziğine en çok gönül veren isimleri tarafından kurulmuş olmasıdır.
gelecekte başarılı albümlere imza atma hedefiyle varlığını sürdürmektedir. -
melankolia
(bkz: melankolia müzik)
-
melankoli
yunanca kökenli "melankoli" sözcüğü tarihte ilk olarak hipokrat zamanında, yemek yemekten kesilme, umutsuzluk, uykusuzluk ve sinirlilik hali ile kendini gösteren bir hastalığa ad olarak verilmiş. melankoli için bugün kullanılan isimse hepimizin sıkça duyduğu "depresyon".
psikiyatride ruhsal bir rahatsızlık olarak kabul edilen depresyon genel hatlarıyla kederli ve karamsar bir duygu hali, kötümser düşünceler, gelecek hakkında umutsuzluk, hayattan zevk alamama, enerji azlığı, psikomotor yavaşlama, iştah ve uyku düzensizlikleri ile tanımlanıyor. -
flört
sosyal yiyişme.
-
doğum günü depresyonu
her sene "oleyy doğum günüm yaklaşıyor" diye havalara sıçrayan zihniyetin tam aksi bir melankoli havasına bürünme hali.
insan hayatının muhasebesini yapmaya başlıyor.
bir yıl daha yaşlanıyorsun.
artık "büyümüyorsun"..
ölüme artık bir yıl daha yakınsın.
oysa ki melankoli hali, ölümle yakından flört etmeyi de beraberinde getirir, bu da yüze buruk bir gülümseme yerleştirir.
ben neden doğdum?
bugüne kadar kime ne faydam oldu, yoksa herkese yük mü oldum?
acı mı verdim, acı mı çektim, ne yaptım ben?
sigara,votka, hepsi birbirine girer de öylece kalakalırsın işte. -
deli gibi sevdim
tanju okan' ın mükemmel parçalarından biri.
neden saçların beyazlamış arkadaş
sana da benim gibi çektiren mi var
görüyorum ki hergün meyhanedesin
yaşamaya küstürüp içtiren mi var
bir zamanlar ben de deli gibi sevdim
o bana ben ona mutluluk verdim
yıllardır soruyorum bu soruyu kendime
bilmem ki bu dünya ya be niye geldim
katlanmayı bilmeyen aşkı çekemez
aşka mahkum edilen garip gülemez
ben de yanmışım senin gibi arkadaş
dünya nın derdi bitmez böyle arkadaş
bir zamanlar ben de deli gibi sevdim
o bana ben ona mutluluk verdim
yıllardır soruyorum bu soruyu kendime
bilmem ki bu dünya ya be niye geldim -
seviyeli platonik
karşındakini üzmemek için platonik takılmak. çok aşık olmana rağmen bazı nedenlerden dolayı mesela; mesajlaşmak, zırt pırt konuşmak, sinemalar buluşulacak paranın olmaması, çok az bi' etken belki ama mesafe gibi birçok etken sonucu açıldıktan sonra karşı tarafı üzeceğin, mutlu edemeyeceğin için bi' ilişkiye başlamamak. hem de karşı tarafın kabul edeceğini bile bile.
-
sabah koşusundan sonra böreğe gömülen hatunlar
yiyeceğim böreğin kalorisini yaktım,öküz gibi yumulabilirim diyen kadınlardır.
-
senden önce senden sonra
daha kaç vücut gerekli benim seni unutmama? şeklindeki hüzün kokulu bir soruyu bünyesinde barındıran bir teoman şarkısıdır.
-
beni öp sonra doğur beni
bir (bkz: cemal süreya) şiiri.annesini küçük yaşta kaybeden şairimizin kadına bakışı ve ondan beklentisini de özetliyor bu cümle.
şimdi
utançtır tanelenen
sarışın çocukların başaklarında.
ovadan
gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan
çeviriyor o küçücük güneşimizi.
taşarak evlerden taraçalardan
gelip sesime yerleşiyor.
sesimin esnek baldıranı
sesimin alaca baldıranı.
ve kuşlara doğru
fildişi: rüzgarın tavrı.
dağ: güneş iskeleti.
tahta heykeller arasında
denizin yavrusu kocaman.
kan görüyorum taş görüyorum
bütün heykeller arasında
karabasan ılık acemi
- uykusuzluğun sütlü inciri -
kovanlara sızmıyor.
annem çok küçükken öldü
beni öp, sonra doğur beni. -
bir
ilk anlamındadır. her şeyin bir ilki vardır. ilkler güven verir. ilkler unutulmaz.*
-
biten bir aşktan sonra
biten bir aşktan sonra
hiçbir şey daha kötü olamaz
kötü biten bir aşk sonrasından
ahrazlaşırsın, gölgelenir nesneler
her telaş ıssızlık taşır biraz
kabahatli bir çocuk gibi çıkarsın
sokağa, ki sokak puslu, alıngan
kalbinden daha tenhadır dünya
tenhadır sığındığın bütün kıyılar
odan dağınıktır, tütün kokuyordur
okusan da dilsizdir kitaplar
bir fotoğraf düşer ansızın
cam kesiği gülüşlerdir kanayan
pencerende solgun bir ayışığı
mahçup bir duruşla bakarsın
susarsın. süküt iyi gelir belki. -
hayat
hayat çok taraflı belirsizlikler üzerine örülmüş tellerden ibarettir, yanlış teli seçerseniz elinizde patlar. bilinen bir başka gerçek ise tüm tellerin yanlış olduğu ve sonuçta bir tarafınızda patlayacak olduğudur.