hak yeme fuck yeah 2. nesil yazar

bu iftar davetleri zaten bir bakıma boy gösterisi halini alıyor kadınlar için. ailecek iştirak edilmesinden sebep, ev sahibesi bütün hünerlerini sergileyip unutulmaz bir damak tadı bırakmak ister misafirlerin ağzında. eğer yemek şahane olmuşsa, dönüşte ev hanımın suratından geçilmez. zira misafirliğe giden koca yemeği övünce hanımın biraz şartelleri atabiliyor. hatta kocasından gelebilecek bu tarz bir beğeniye mahal vermemek amaçlı dönüş yoluna çıkıldığı gibi, anne başlar "yemek de amma yağlıydı" gibilerinden bol keseden atmaya.

ramazan münasebeti ile kapanış saatleri uzatılan kahvehanelerin çok revaçta olmasının tadını bilen mü'min veya kafir veya münafık veya ortada insan davranışı.

bir ramazan adeti gibidir. hatta tost olan kahvelerde sahur yapan bile görülmüştür gecenin sonuna doğru. bir tek yatsı namazı okunurken teravihe gitmek için hareketlenen 3-5 kişilik kendini bilen bir kitle görülür onun haricinde, geri kalan herkes vuravur okey, 51, king, batak, üçbeşsekiz ve bilumum kağıt oyunlarına devam ederek geceyi bitirir. günlük bir aktivite değil bir mani olmadığı sürece tam 1 ay süren şenliktir. sigara tüketiminden bahsetmiyorum.

öyle orta oyun kukla falan izlemek boş işler.

kadınların erkeklere yaptıkları faydalar saymakla bitmiyor.. azdığımızda sikebiliyoruz, karnımız acıktığında yemeğimizi yaptırıyoruz, çamaşırımızı yıkattırıyoruz. niteliksiz ve korunmasız yaratıklar olmaları günümüz şartlarıyla birleştiğinde önümüze erkekler için çalışan modern köle profilini ortaya çıkarıyor. asırlardır sömürüyoruz kadınları.. bir kesim onları satarak para kazanıyor başka bir kesim parayla satın alıp kölesi haline getiriyor başka bir kesim çıkıyor dna'larında ki kevaşeliği ön plana çıkartmalarını isteyerek kendileri için bilgi alışverişinde bulunmalarını istiyor. hiç oturup şöyle düşündük mü ? bedenini, ruhunu para karşılığında satabilecek yapıya ve genlere sahip bu canlılara değer vermek ne kadar mantıklı ? bedenlerini kullanarak milyonlarca insanın sayısız dölüyle muhattap oluyorlar. hizmet sektörüne yaptıkları bu gibi katkılar için doğal olarak teşekkür ediyoruz biz de. sikiyoruz, memelerini yalıyoruz o zevkten diğer zevke atlıyoruz. yalayalım kasıklarını..

kadınlara doğuştan verilen yetenekleri daha iyi ve hızlı bir biçimde yapan bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, temizlik robotu vs. gibi ev aletlerinin; yemek yeme ve diğer ihtiyaçlarımızı gidermemize yarayan, lokanta, cafe, kerhane gibi iş yerlerinin yaygınlaşması sonucu ortaya çıkan gerçek. hatunlar önceden eşşek gibi çalışır erkeğe iş bırakmazlardı. odun kırar, yemek yapar her işin üstesinden gelirlerdi. ancak şimdi bekar bir erkeğin ihtiyaç duyduğu her şey elinin altında. kadınlara düşen iş sadece ve sadece meşru yoldan çocuk doğurmak ve sikişmek. yakında japonlar çocuk doğurma makinesi yaparsa n'olur bilemiyoruz.

akıllı kadın yoktur mantıklı kadın vardır söznünü belki de en çok doğrulayan, kadınların ne kadar dengesiz ve ne istediğini bilmeyen varlıklar olduğunu gözler önüne seren realite.

anlam vermek zordur kadın dünyasına cidden! değer vermez erkek sen beni sevmiyorsun olur, fazla değer verir beni aldatıyor musun yoksa derler.

güler misin ağlar mısın cidden. sevgili hatunlar artık şapkanızı önünüze koyup düşünme zamanı geldi bence. böyle gitmez yavru kuşlar.

şefkatin merkez üssü kucaktır. yaşamınız boyunca yüzlerce göte iniş izni verirsiniz o üsse iniş yapması için. yumuşak karın bölgesi, azdırılmaya hazır bir yarak ve kasıklar. bunlar bir kadının hayallerini süsleyen uzuvlardır ve kucağa oturduğunda bunları hissedecektir. kendilerini erkek kucağında güvende ve rahat hissediyorlar. ellerini boynunuzda birleştirirler ayaklarını ise belinizde birleştirip öpücük kondurmaya başlarlar. yarağınızın kalktığını çok iyi bilirler hatta ilk hissettikleri anda gıdıklandıklarından, batma hissi duyduklarından bahsederler. sözleriyle olsun, mimikleriyle olsun sizi kışkırtmaya çalışırlar ve mutlaka bunun sonunda yatağa girmeyi tahayyül ederler. böyle bir durumda belinden kavrayıp hemen misyoner pozisyonu alabilirsiniz. özellikle söylüyorum ki bundan emin olabilirsiniz koç burcu kadınları kucağa oturma ve kovboyculuk oynama konusunda doğuştan gelen bir isteğe sahipler. bu burçta bir partneriniz varsa mutlaka kucak olayını denemelisiniz. kucakla birlikte hem siz mest olacaksınız hem de kadın arkadaşınız azacaktır. bundan sonrası partnerinizin memelerine atacağınız dil darbelerine kalmış..

işini bilen erkeklerin her zaman meyvesini topladığı bir taktik. kadınların en hassas noktalarından biridir memeleri öncelikle bunu bilelim. küçük olmasından dolayı üzüntü yaşadıkları büyük olmasından mütevellit gurur duydukları inkar edilemez bir gerçek. zaten daha küçüklükten memelerine portakal koyup gezmeleri bu hassaslıklarından dolayıdır. işte bu açığı bilen erkekler bahsettiğimiz ortamda ve daha sonrasında mükemmel sikişlere imzalarını atabilirler. bir ortamdasınız büyük memelilerin ve küçük memelilerin sentez oluşturduğu bir ortam. bu sırada silikon estetiğinden konu açtığınızda tüm gözler kadınların memelerine kitlenir ve kadınlarda ister istemez büyük bir stres oluşur. konuyu allayın budaklayın senin memen de çok küçük ya tarzında arkadaşınıza takılın bunu duyan kadın dayanamayıp kesinlikle memesine elletip küçük olmadığını kanıtlamaya çalışacaktır. bu taktikle ellediğim memeleri yan yana koysam yatak odanıza kadar yol olur gençler. memesine elledikten sonra eve götürüp çatır çatır sikersiniz bu da işin piyangosudur.

yerinde bir meraktır. kaymak gibi erkek olmaz, olursa da ona erkek demem zaten.

erkek dediğin sakallı olur hafif, öptümü acıtır, sevdimi kanatır yürekleri! *

tespitin yarattığı hayranlık duygusunu kısa ve yalın ifade ediş biçimi.

kadın tarafından yapıldığında normal işeme türlerine göre çok daha seksi bir görüntü oluşturur. bacağın zaten kendisi fevkalade seksi bir uzuvdur.

(bkz: tespite gel)

şefkat sözlüklerde acıyarak ve koruyarak sevme, sevecenlik olarak tanımlanır. kökeninde sevgi, merhamet ve yardım duygularının bulunduğu şefkat çeşitli felsefi görüşlerde ve inanç sistemlerinde farklı kavramlarla dile getirilmişse de hepsinde de olumlu bir duygu ve davranış biçimi olarak dile getirilmiştir. bazı hayvanların (anne veya babanın) içgüdüsel denilen davranışlarda (yavrusunu koruma) da şefkat yeteneği gözlemlenmekle birlikte, hayvanların bu davranışlarında bilinçlilik değil, otomatiklik sözkonusudur.

vikipedia 'da şefkat böyle tanımlanmakta. çevremde benim tanıdığım hiç bir kadın erkek illetinden acımayla karışık bir duygu beklemektedir. ya da daha açık şekile kadın milletinin şevkate yönelik bir beklentisi yoktur erkekten yana.

erkek çoğu zaman kadını bir kedi yavrusu gibi görmekte ısrarcı oluyor. mamasını ver, arada iki okşa, eğer günün iyi geçtiyse ya da yorgun değilse iki kelam laf et, biraz zaman geçir ebediyete kadar senin olsun. çünkü kediler için sokaklar çok tehlikeli, sadece sahibinin sıcak yuvasında emin ellerde.

kadını sadece şefkat isteyen bir nesne olarak görüyor er kişi.

kadın sadece şefkat görmek istemez.

hele acıyarak ya da koruma içgüdüsü ile oluşmuş bir sevgiyi asla istemez.

kadının şefkate tek bir dönemde ihtiyacı olduğu söyleniyor.

menopoz

menopoz kadınlar için normal bir süreç olsa da fizyolojik sıkıntılar sebebi ile kadını olumsuz etkileyebiliyor. bunun sonucunda de kadının sorunların üstesinden gelebilmek için ilgi ve şefkate ihtiyacı olduğu belirtiliyor.

bir gün şefkate ihtiyacım olursa er kişinin edeleli kolları yerine son yılların en iyi icatlarından birine aday seçilen hugshirt tercih ederim.

hugshirt=sarılan bluz

bu bluz insanoğlunun yerini alma amaçlı geliştirilmemiş, fakat uzakta olan seven, "leyla'dan geçme faslını" bıraksın diye özlem duyanlar için icat edilmiş.

hugshirt, yamalı bir bluz görünümünde, o yamalarda bluetooth teknolojisiyle döşenmiş sensörler var. yamalar sensörlerin emriyle şişiyor ve sizi kucaklıyor. telefonda bluetooth varsa ve hug me java software yüklü ise, karşı taraftan gönderilen bir kısa mesaj ürünü giyene sarılıyor.

erkeğe göre kadın şefkat açı, kadına göre ise erkek duygu fukarası.

hangimiz daha vahim durumdayız acaba?
erkek mı?
kadın mı?

evde kalma sebebi olmalı.

zordur, kadınların aşık oldukları erkekle sevişmeleri.
binbir türlü hesap yapılır.
ya vücudumdaki hatayı görürse! ya şu göbegimdeki yağı. şu selülitlere bak ya! uf! zaten belim de ince değil. hem gögüslerimde ne o ya! var mı yok mu belli değil! çocuk göğsü gibi ..ne yapacağım ben ya! soyunmak zorundayım ! soyunmadan olmaz mı?!
aa tamam! karanlıkta olsun . hallederim ben.
aşkım derim ışığı kapatalım , ben utanırım...
..
medyanın kadınlara hissettirdiği psikolojik baskıdan, utanır kadınlar.
ve buna inanan erkeklerden...

mahalle arasında mahallenin "delikanlıları" arasında fazla durmayan gençlerin bir akşam yolunun çevrilmesi ile birlikte oluşan diyalog.

bir insan gerizekalı olsa yıllardır anlatılan oruç bozulma hallerinden, neyin orucu bozduğunu anlar.

ama malum yaklaşan ramazan ayı münasebeti ile yine sağda solda duyulmasına kesin gözüyle bakılan manasız anlaşılmazlıklar. bir de ufak tefek insanlar da değil. eşek kadar yaşı kemale ermiş bünyelerce özellikle tv programlarındaki bilirkişi hocalara canlı telefon bağlantılarıyla,

-işte hocam çorbayı kaynatırken biraz tuzuna baktım da biraz içeri kaçtı da parfüm sıktım da

lan bi' yürü git allah aşkına.