cayimi acik ve sekersiz icerim 2. nesil yazar

söyleyeceklerini atatürk zırhına geçirerek toplumda dokunulmazlık ve karşı konulmazlık kalkanı oluşturmak isteyen kişi ekşını.

biri bu cümle ile söze başlıyorsa bilin ki söylediklerinin en az yarısının atatürk ilke ve inkılaplarıyla, onun görüşleriyle uzaktan yakından alakası yoktur. nasıl saf müslümanları hadis ve ayetlerle kandırmaya çalışanlar varsa bu da işin post modern tarzı resmen.

kadınların kadınları kıskanması kadar sık görülmeyen hadise.

erkeklerin işi gücü vardır böyle boş işlerle uğraşmazlar ha uğraşanlar da olur tabii ki, sallamayacaksın. kıskançlık nedir kardeşim ya birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde? yapma!

yeni tanışılan hatunla lüks bir mekana gidilir, yenilir içilir her şey hoştur. hesap gelir , cüzdanı almak için cebe doğru bir hamle yapılır fakat cüzdan bulunamaz.çünkü cüzdan evde kalmıştır. işte bu onun için bittiği andır. *

türk kızlarının çokca işine yarayacak yöntemlerdir.

mesela, detaylara fazla takılmayın, gereksiz yere konuşmayın, insan olun ulan insan!!!

denklik babında aradaki yaş farkının seviyeli ölçütlerde olması durumunda pek de sorun teşkil etmeyecek olan durum. zira arada 15 yaş fark olan bir evlilik açıkcası pek de sağlam temellere oturuyor olmasına ihtimal vermiyorum. çünkü belli başlı tabular arasında yer alsa da, erkeğin özellikle ataerkil toplumlarda, aile üzerinde yatsınamayacak ölçüde bir etkisi var. arada büyük yaş farklılıkların olduğu bu evliliklerde erkek, bu hegomonyayı sürdüremeyebilir. kadın, yaşından mütevellit bazı sebepleri göz önünde bulundurarak ipleri eline almak isteyebilir. böylelikle erkek, çevrenin de etkisiyle bir uçuruma sürüklenebilir ve evlilikde çatırdamalar görülebilir.

fakat tüm bunların aksinde arada 3-5 yaş fark olduğuda aynı sorunların gözükmeyeceğini de adım gibi biliyorum.

ülkemde gerici kültürün ve bazı birkaç sebepten ötürü yine de bu evliliklerin en az eş cinsel evlilik kadar olumsuz düşünüldüğünü de zannediyorum.

unilever markasinin deterjan modeli.
trakya dolaylarında homo demek isteyenlerin h sessizini kullanmaması ile ortaya çıkan hitabeti olarak doğmuş olabilir bu isim.

omo markasinin bayağı büyük çaplı kampanyasının sloganı.
gerçekten çok mantıklı yerden tutturmuşlar kampanyanin temelini.

topraklarımızda sıkça rastlanılan olay.

hamamda oluyor bu iş.
pala bıyıklı, zebellah gibi bir adam gelir ve "kese lazım mı abi" der ki, burada abi siz oluyorsunuz... "eh, evet, hadi bakalım" dersiniz. iş peştemalinizin aparat kısmı kapalı olacak şekle getirilene kadar uzar. bu arada göt hafiften dikizleniyordur, bilirsin ama sesini çıkartamazsın, herif pala amk. ters bir şey söylemek, arkadaki etek tıraşı kabinlerinde becerilmenizle sonuçlanabilir; aman. anlayacağın, teslimiyet dediğin budur.

olayı filmlerde "türkler gaydir" gibi konularla işleyen kimi aklı ibneler vardı bir zamanlar, ama tellaklar seslerini yükseltince korktular tabii. hayat devam ediyor.

(bkz: kirlenmek güzeldir)

derya baykal kisisinin deryali gunler programinda yaptigi bir dizi sacmaliklarin akil alamaz boyutlara ulasmasi sonucu acilan baslattıgım harekat.

emzikdanlik, biberondanlik, erikdenlik vs vs...

kadin evdeki her obje icin yun ve sis vasitasiyla bir kilif ormeyi basariyor...

buradan ev hanimlarina sesleniyoruz, bir deryadalik yapin ve icine derya hanimi soktuktan sonra ormeye devam etmek suretiyle onu bir kozaya cevirin...

tiyatrocu, televizyoncu.

(bkz: derya baykal ve danlıkları)

hayat müşterektir diyen kadınların, en son isteği olabilir. yapılması pek hoş olmayan eylemdir de. zira er bünye, sabırdan nasibini almamıştır. dayanamaz yakar, yıkar, söker. yaparsa da gelinine, damadına, kızına yapmaz. aksine direkt yapar ve satar. en son olarak da bir gizli eşcinsellik belirtisidir. *

ekleme: ben yapanı gördüm. derya baykal'ın programını izlerken, 35 senedir bu işi yapan bir bey vardı. "tüh tüh yazıklar olsun" çektim ve izlemeye devam ettim. *

muhtemelen ego tatmini yapmaya çalışıyordur. vakti zamanında ağlatılmıştır veya saç baş yolduracak bi' şekilde terk edilmiştir. bunun üzerine de, bedenini etkisi altına alan erkeklerden öç alma halini, karşısına çıkan ilk erkekte masumca*, kedice ilişki üzerine serer. ağlatabilir mi, ağladığını görebilir mi, açıkçası bilemem... ama kıvrandırdığı kesindir. *

'' eyvah bana olan ilgisi azaldı, acaba benden ayrılmak mı istiyor?''. diye beynimizde oluşturduğumuz düşünceler.

zaman onun için önemsizse,

erkeğin gözü dışarıda olduğunda zaman kavramını kaybeder. önce buluşma günlerini giderek azaltır. bu bilinçli bir önemsememe anlamına gelmese de düşündürücü bir durum.

ajandasını saklarsa.

bildiğiniz gibi uzun vadeli planlar hakkında konuşmak heyecan verici olabilir. fakat erkeğiniz konu kendisine gelince konuyu değiştirmek isteyebilir ve belirsizlik söz konusu olabilir. onun planlarını engellediğiniz zaman bir kaç hafta hüzün hakim olur. ve onun programını engellediğinizi ve ona ters düştüğünüzü düşünmeye başladığı zaman çekimser bir mizaç sergiler.

seks yatakta kalırsa.

birlikteliğin bitmesine yakın bir zamanda yapılan cinsel ilişki kararsız, değişkendir. bir gece duygudan yoksun ve şehvetli, diğer gece bir o kadar isteksizdir. bu sıcak-soğuk dönemde yaratıcılık durur ve seks sadece yatak odasında sınırlı kalır.

sizin onu terketmenize izin verirse.

bir erkeğin bir ilişkiyi bitirmeye istekli olduğunun en büyük kanıtı, sizin onu bırakmanız için tamamıyla hiç bir şey olmamış gibi davranmaya başlamasıdır.

*

aile fertlerinden dişi olan birine alınmak zorunda kalınan pedin yanlışlıkla düşürülmesi.

dünya dili olarak geçen dildir. öğrenmesi kolay olsa da içine girildiğinde sıkar adamı.